Aslında yaz aylarında ara verecektim ama sünnetle ilgili bu kadar çok gelen soruya kayıtsız kalamadım. Çocuk Cerrahının Seyir Defterinde size sünnetle ilgili kısa, samimi bir yazı yazarak sorularınızı yanıtlamaya çalışacağım. Daha detaylı bilgileri önecen yazdığım yazılarda, çektiğim videolarda, daha da detaylısını “Erkek Sünnetinin Öyküsü” isimli kitabımda bulabilirsiniz.
İyi seyirler.
Yazının içeriğini direk sizlerden gelen sorulara cevap şekllinde organize ediyorum. Onun için akış bazen rotadan çıkabilir. Bu bilgiyi de verdikten sonra en çok karşılaştığım soruyla başlayalım:
Sünnet yapılması gerekli bir cerrahi işlem mi?
Tıbbi olarak yararlarının ispatlandığı durumlar var.
Mesela bakteri ve virüslerin yerleşip üreyebilecekleri bir ortam olan sünnet derisinin oradan uzaklaştırılmasıyla enfeksiyon riski ortadan kalkacak. Cinsel ilişki esnasında travmaya daha açık olan sünnet derisinin olmaması sayesinde tahrişler olmayacak, mikroorganizmalar kendilerine giriş kapısı bulamayacaklar, çoğalamayacaklar, cinsel yolla bulaşan hastalıklardan bir nebze korunma sağlanmış olacak. Bu konuyla ilgili özellikle AIDS’in daha yaygın olduğu Afrika kıtasında yapılmış onlarca çalışma var. Bazı virüslerin kadınlara geçme riskini azalttığından, sünnetli erkeklerin eşlerinde rahim ağzı kanserinin daha az görüldüğüne dair yazılar var. Gerçi benim okuduklarımda kanımca istatiksel hatalar vardı ama literatürde bahsi geçtiğinden ben de söz etmiş olayım.
Özellikle ilk 1 yaş içerisinde idrar yolları enfeksiyonlarının oluşma riskini azalttığı da biliniyor. Onun için özellikle üriner sistem problemi olan bazı çocuklara sünneti öneriyoruz.
Peki, tüm bu anlattıklarıma bakınca her erkek sünnet olmalı mı? Cevap net. Hayır. Biraz önce saydığım avantajların hepsine düzgün bir hijyenik bakımla, cinsel ilişki esnasında düzgün korunmayla sahip olunabilir.
Sünnet tıbbi açıdan şart değilse neden yapıyoruz?
Ben de çok merak ettim. Hatta bu konuyla ilgili bir sürü araştırma yaptım, dergilerde yayınladım, yazılar yazdım. Son çalışmamızda, bir anket çalışmasıydı, ebeveynlere sorduk. Neden sünnet yaptırdıklarını öğrenmek istedik. En fazla işaretlenen seçenek gelenek ve göreneklerimiz seçeneğiydi. Bu kısa bir yazı olsun istiyorum, çalışmanın detaylarına önceki video ve yazılarımdan ulaşabilirsiniz.
Sünnet yapmaya karar verdik, hangi yaşta yapacağız?
Yenidoğan döneminde yapılan sünnetlerden sonra memnuniyet oranı çok yüksek. Tabi mutlaka bebeklere dokunmayı bilen bir çocuk cerrahı veya çocuk üroloğu tarafından yapılmalı. Yenidoğan döneminin ilk 1 aylık dönem olduğunu hatırlatayım. Daha sonra 1 yaşına kadar sütçocukluğu dönemi başlar. Bu dönemde bebekler çok kilo alırlar ve penis yağın içerisine gömülmeye başlayabilir. Çocuklar emekleme ve yürümeye başladıklarında, yağ dokusu azalmaya başlayacak ve penis yine ortaya çıkacaktır. Demek ki ikinci önerdiğim dönem 1-2 yaş arası. Daha sonra çocuğun kendi cinsel kimliğini öğrenmeye başladığı dönem başlar. Bu dönem yaklaşık 5-6 yaşa kadar sürer. Psikologlar mecbur değilsek bu dönemde yapmamızı istemiyorlar. Biz de onları dinliyoruz ve üçüncü önerdiğimiz dönem 6 yaş ve sonrası oluyor. Tercihan sabah ereksiyonlarının başlamadığı ergenlik öncesi döneme kadar sünnet işinin bitmesinde fayda var.
Bahsettiğim üç dönem içerisinde en çok hangi dönemi tavsiye ediyorum?
Dediğim gibi yenidoğan dönemi. Lokal, sadece krem uygulayarak yapıyoruz. Yapması kolay, bakması kolay. Yaptığımız anketlerde de ebeveynler en çok yenidoğan sünnetlerinden memnun kaldıklarını ifade ediyorlar. İşlemden sonra problem görülme sıklığı da daha az oluyor. Daha sonra mutlaka ameliyathanede genel anestezi altında uyutarak yapıyoruz.
Sünneti tavsiye ediyor muyum?
Neredeyse her gün bu soruyla karşılaşıyorum. Doktor gözlüğüyle sanırım nasıl baktığımı anladınız. Kesinlikle her erkek sünnet olmalıdır demiyorum. Diğer taraftan güzel ülkemizde erkeklerin, din ayrımı yapmaksızın neredeyse hepsi sünnetli. Çocukların da neredeyse hepsi sünnet oluyor. Böyle bir ortamda çocuğun sünnet edilmemesi çok zor. Akran zorbalığının sonuçları kalıcı olabilir. Toplumuzda sünnetin çok önemli bir yeri olduğunu görüyorum. Ve bu sadece İslam diniyle açıklanabilecek bir durum değil, çünlü adı üzerinde, farz değil, sünnet. Bu nedenle Türkiye’de büyüyecek çocuklara sünnet önerilebilir düşündesindeyim.
Bu kısa seyrimizi sonlandıralım. Her gün bana onlarca kez sorulan sorulara hızlıca cevap vermeye çalıştım. Daha detaylı açıklamalar için önceden çektiğim videoları seyredebilir, yazılarımı okuyabilirsiniz.
Bu konuya çok kafa yorup bir de kitap yazmıştım. “Erkek Sünnetinin Öyküsü”. Dini, tarihsel, tıbbi ve psikolojik açılardan sünneti irdelemiştim. Herkesin anlayabileceği bir dilde yazıp, hikayelerle başlayıp, ilgilenenler için konuyu gittikçe derinleştirmiştim. İnternette, heryerde bulabilirsiniz. Bir çok sorunuza cevap bulabileceğinize eminim.
Anlattıklarımı youtube kanalımdan dinlemek isterseniz lütfen tıklayın. Bizi instagramdan takip edin.
Ve mutlu kalın.

 

Prof.Dr.Egemen Eroğlu
Temmuz2022