Hani bazen bebekler dillerini tamamen dışarı çıkaramazlar ya, yani dillerinin ucu dişeti hizasını geçemez, dillerini dışarıya çıkarmaya çok zorlarlarsa da dil ucunda bir çeltiklenme olur, işte bu duruma neden olan dilin hemen altında bulunan bir bağ olduğu için, bu soruna dil bağı, dil altı bağı, veya dil frenulumu denir. Ortalama %4 gibi görüldüğü kabul edilmekle beraber %1 ile %11 arasında oranlar da bildiriliyor. Yani çok da nadir değil. Peki tedavi edilmesi gerekli bir durum mu?
Klinik önemi, tedavi gereksinimi, tedavi yapılacaksa ne zaman nasıl yapılacağı hala tıp dünyasında belirsizliğini korumaya devam ediyor. Bizim tecrübemizi size aktarmaya çalışayım.
Dilin ucunun serbest olmaması bebekken memeyi yakalama ve emmede başarısızlık, yutmada güçlük, diş gelişiminde bozulma, ve konuşma bozukluğu gibi problemlere yol açabilir. Bu durumlarda bir müdahelede bulunulması gerektiği açık. Müdahelenin zamanlamasının probleme göre olması gerektiğini düşünüyoruz.
Biraz açayım. Yenidoğan bebekte dil bağı var ve bebek bundan dolayı ememiyorsa, kilo alamıyorsa, anne meme ucuna zarar verip yara bere içinde bırakıyorsa ilk 15 gün içerisinde çok kolay bir şekilde poliklinik şartlarında kesilebilir. Yaptığımız bir çalışmada 41 bebeğe, ilk 14 gün içerisinde kolayca uyguladığımız tekniği yazarak yayınladık. Bebeklerin hepsinde beslenme güçlüğü mevcuttu. Bebekleri 1 hafta, 4 hafta ve 12 hafta sonra tekrar gördük. Takiplerinde sızıntı şeklinde hafif kanama dışında hiç enfeksiyon, hematom veya benzer bir problem gözlemlemedik. Hiçbirisine ikinci sefer işlem gerekmedi ve hepsinin kilo alımı beklenen düzeye ulaştı, meme başı ağrısı olan 11 annenin de 9unun şikayetleri geriledi. Yine makalemizin linkini aşağıda bulabilirsiniz.
Eskiden, 1950’li yıllara kadar dil bağı rutin kesilirmiş. Hatta ebeler doğar doğmaz fark ettiklerinde tırnaklarıyla keserlermiş. Tabi sonuçları nasıl oluyordu kim bilir? Biz artık sadece biraz önce belirttiğim problemleri varsa kesiyoruz. Peki problem oluşturmayan dil bağları?
Erken müdaheleye hiç gerek yok. Altı aya kadar düzelebileceğini söyleyen yayınlar var. Düzelmiyorsa bizim yaklaşımımız yine kinik bazlı. Eğer problem oluşturuyorsa, çocuk dilini dışarı çıkaramadığı için mutsuzsa, psikososyal rahatsızlık varsa, ağız içi hijyen problemleri, diş problemleri varsa müdahale ediyoruz. Tabi bebeklik döneminden farklı olarak mutlaka genel anestezi altında ameliyathanede yapıyoruz. Dil bağı kalınlaşıp yelpaze gibi daha yaygın bir hale gelebileceğinden koter kullanmak, dikiş atmak gerekebiliyor.
Bazen başka bir ameliyat yaparken ailelerin isteği üzerine klinik oluşturmasa da kesebiliyoruz. mesela sünnet, inmemiş testis, fıtık gibi basit ameliyatlar nedeniyle ameliyathaneye alıp uyutmuşken dil bağına müdahale edebiliyoruz.
Burada kısa bir anekdot ekleyeyim: bir doktor arkadaşımın 9 yaşındaki çocuğunu sünnet ederken dil bağını da kesmemi istemişti. Daha sonra kontrole geldiklerinde çocuk bana “ dondurma yemek ne kadar zevkliymiş” dedi. Yani sırf bunun için ameliyathaneye alıp anestezi vermek gereksiz ama başka bir cerrahi yaparken aynı anda hızlıca kesilmesi anlamlı olabilir.
Sonuçta beslenme isteği olmasına rağmen ememeyen, sadece biberonla beslenebilen, anne meme başını ağrıtan ve dilini dışarı çıkaramayan, dışarı çıkarırken dilin ucu kalp şeklini alan bebeklerde dil bağı akla getirilmeli ve ilk 15 gün içerisinde kesilmeli. Daha büyük yaştaki çocuklara ameliyathanede genel anestezi altında müdahale edilmeli. Hiç problem oluşturmuyorsa diğer günübirlik cerrahiler yapılırken, çocuk ve ebeveynlerin de onayı ve isteği doğrultusunda hareket edilmeli.
Bu seyir de bitti. Eğer Videomuzu izlemek isterseniz lütfen tıklayın, abone olun, instagramdan bizi takip edin.
Ve mutlu kalın.
Makale linki:
Yenidoğan dil frenulumunda güvenli ve etkili bir teknik: Frenotomi