Son seferimizde çocuklarda kasık fıtığı ve hidroselin ne olduğunu anlatmıştım. Bu seyirde kasık fıtığının hangi yöntemle tedavi edilmesi gerektiğini yazacağım.
Önce kısa bir hatırlatma yapalım. Fıtığın olması için karın içerisindeki organları saran zarın bir eldiven parmağı gibi kasık kanalı içerisine uzandığını anlatmıştım. İşte bu uzantıyı karından çıktığı yerden bağlarsak karın içerisindeki organların fıtık kesesi içerisine girmelerini ve dolayısıyla oluşabilecek boğulmayı, sıkışmayı önleyebiliriz.
Poliklinikte teşhis konulması durumunda ilk 15 gün içerisinde yapılmasının önerildiğini de Kanada’da yapılan bir çalışmayı referans göstererek yine bir önceki seyirde anlatmıştım.
Peki nasıl bağlayalım? Açık ameliyat mı yapalım, laparoskopik mi bağlayalım?
Yani kasıktaki katlantı çizgisi üzerinden yapacağımız bir kesiyle mi tamir edelim, yoksa göbekten sokacağımız bir kamera yardımıyla açıklığı görüp mü onaralım?
Bu konuyla ilgili yapılmış onlarca çalışma var.
Meta-analizi, belirli bir konuda yapılmış, birbirinden bağımsız, birden çok çalışmanın sonuçlarını birleştirme ve elde edilen bulguların istatistiksel analizinin yapılmasına deniyor.
Bu yöntemle yapılan yapılan sistematik bir araştırmayla 375 laparoskopik yolla fıtık tamiri yapılmış hasta, 358 açık yolla tedavi edilmiş hasta karşılaştırılmış. Ameliyat süreleri, hastanede kalış süreleri, iyileşme süreleri, nüks oranlarına bakılmış ve her iki teknikte de birbirine belirgin bir üstünlük olmadığı görülmüş.
2016’da Uluslararası Pediatric Endocerrahi Grubu(IPEG) özellikle çift taraflı kasık fıtığı olması durumunda, laparoskopik cerrahiyle ameliyat süresinin daha kısa olduğunu, ameliyat sonrası komplikasyon oranlarının da daha düşük olduğunu yayınladı.
2 yaşından sonra processus vajinalisin, yani fıtık kanalının, fıtık kesesinin çocukların %40 kadarında açık olabildiği biliniyor. Bunların da %25-50’sinde klinik olarak fıtık gelişebiliyor. İşte laparoskopi karşı tarafın kanalının açık olup olmadığını görmemizi ve aynı anda tamir edebilmemizi sağlıyor. Klinik sorun yaratmayan açık fıtık keselerinin kapatılıp kapatılmaması konusu ise farklı bir tartışma. Ben kişisel olarak, mesela sağ kasık fıtığını laparoskopik olarak onarırken solda da açık kese görürsem o tarafı da bağlıyorum.
Avrupa Çocuk Cerrahları Birliği‘nin oluşturduğu bir komite tarafından yapılan bir çalışma bu ay içerisinde yayınlandı. Bu konu üzerine yazılmış 5173 çalışma içerisinden 72 tanesi, ve 27 metaanaliz irdelendi ve sonucu European Journal of Pediatric Surgery’de yayınlandı. Özellikle çift taraflı kasık fıtıklarında laparoskopik tamirin daha yararlı olabileceği bildirilirken, diğer konularda laparoskopik ve açık teknik karşılaştırılmasında belirgin farklılık saptanmadı. Ameliyat zamanlaması içinse cerrahi ekibin deneyimleri ve sahip olduğu koşullar göz önünde bulundurularak hastaya özel yaklaşım yapılması önerildi.
Uzun lafın kısası, okuduğum bir sürü yayın ve kişisel tecrübem ışığında şunu söyleyebilirim: Laparoskopik tedavinin açık tedaviye tek üstünlüğü, bir tarafta fıtık varsa diğer tarafında da olup olmadığının gösterebilmesi. Çift taraflı fıtık varsa, veya hem kasık fıtığı hem de göbek fıtığı aynı anda varsa ben laparoskopik tamiri tercih ediyorum. Tek taraflı fıtık varsa tüm bu anlattıklarımı açık yüreklilikle ebeveynler ile tartışıyorum ve açık mı laparoskopik mi yapacağıma onlarla beraber karar veriyorum.
Bir seyrin daha sonuna geldik. Yazdıklarımı buraya tıklayarak youtube kanalımdan dinleyebilirsiniz. Bahsettiğim literatürlerin linklerini yine aşağıda bulabilirsiniz.
Youtube kanalımıza abone olun, bizi instagramdan takip edin.
Ve mutlu kalın.
Laparoscopic versus open pediatric inguinal hernia repair: state-of-the-art comparison and future perspectives from a meta-analysis
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6722044/
Surgical Management of Pediatric Inguinal Hernia: A Systematic Review and Guideline from the European Pediatric Surgeons’ Association Evidence and Guideline Committee
https://www.thieme-connect.com/products/ejournals/abstract/10.1055/s-0040-1721420